Bakan Kacır yaptığı açıklamada, Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kurulan Siber Güvenlik Başkanlığı hakkında görüşlerini paylaştı. Siber Güvenlik Başkanlığı'nın, siber güvenliğin sağlanmasına yönelik politikalar, stratejiler ve hedefler belirleyeceğini ifade eden Kacır, aynı zamanda yerli ve milli ürünlerin yanı sıra teknolojilerin geliştirilmesi için çeşitli çalışmalar yürüteceğini, yerli girişimcilerin global pazarda daha rekabetçi olabilmesi adına destek vereceğini belirtti.
Başkanlığın, Ar-Ge faaliyetleri ve teknoloji transferini de kapsayan bir dizi sorumluluğa sahip olacağına dikkat çeken Kacır, bu alanların stratejik önemine vurgu yaptı.
Siber güvenliğin giderek daha fazla önem kazandığını ifade eden Kacır, günlük yaşamda kullanılan cihazlardan kritik altyapılara kadar her alanda güçlü bir koordinasyon gerektiğini vurguladı.
"TEK BİR ÇATI ALTINDA TOPLANMASI ÇOK KIYMETLİ"
Siber Güvenlik Başkanlığının doğrudan Cumhurbaşkanlığı'na bağlı olarak kurulmasının, bu koordinasyonun sağlanmasında büyük bir adım olduğunu söyleyen Kacır, Türkiye'deki mevcut siber güvenlik çalışmalarının tek bir çatı altında toplanmasının çok kıymetli olduğunu belirtti.
Bakan Kacır, "Biz de Bakanlık olarak, Türkiye'deki teknoloji geliştirme ve girişimcilik çalışmalarından sorumlu olan, bilimsel araştırmalarla ilgili TÜBİTAK gibi önemli kurumları destekleyen bir Bakanlık olarak, Siber Güvenlik Başkanlığı'nın en önemli paydaşlarından biri olacağımızı değerlendiriyorum." şeklinde konuştu.
"YENİ ADIMLAR ATMAYA HAZIRLANIYORUZ"
Kacır, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile Siber Güvenlik Başkanlığı'nın temel hedefleri ve çalışma alanlarının belirlendiğini, önümüzdeki dönemde ise kanuni düzenlemelerle bu kuruma ek yetkilerin verilmesinin faydalı olacağını ifade etti.
Türkiye'nin hava, kara, deniz ve uzay gibi tüm alanlarda karşılaşabileceği her türlü riski bertaraf etme sorumluluğuna sahip olduğunu belirten Kacır, bu konuda şunları söyledi:
"İnanıyorum ki, Siber Güvenlik Başkanlığı, siber güvenlik alanındaki tüm tehditleri ortadan kaldırma noktasında önemli bir görev üstlenecek. Biz de Bakanlık olarak, özellikle endüstriyel ürünlerin siber güvenlik standartlarıyla ilgili olarak, uluslararası standartları da dikkate alarak yeni adımlar atmayı planlıyoruz. Günümüzde kullandığımız tüm cihazlar birbirine bağlı hale geldi. Bu nedenle, bu cihazların üretim ve ithalat süreçlerinde daha gelişmiş siber güvenlik kriterlerinin uygulanması, halkımızın güvenli bir şekilde günlük yaşamını sürdürebilmesi adına kritik bir öneme sahip. Bakanlık olarak, özellikle AB Siber Güvenlik Yasası'nda belirtilen yaklaşımı göz önünde bulundurarak, daha güçlü güvenlik önlemlerinin alınmasına katkı sunacağız. Türkiye, güçlü devlet iradesiyle, hava, kara, deniz ve uzayda olduğu gibi siber alanda da vatandaşlarının huzuru, güvenliği ve geleceği için gerekli tüm tedbirleri en etkin şekilde alacaktır. Biz, hiçbir vatandaşımızın risk altında olmayacağı bir Türkiye inşa etmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz."