Son yıllarda Çin, uzay araştırmaları alanında küresel bir güç haline geldi ve Chang’e-8 misyonu, bu alandaki iddiasını bir kez daha gözler önüne seriyor. Bu görev, Çin’in Ay keşif projelerindeki kararlılığını ve ileri teknolojiye verdiği önemi yansıtıyor.
Chang’e-8, Çin’in uzay projelerinde ilk kez özel bir şirketin merkezi bir rol üstlenmesine de sahne olacak. Star.Vision adlı özel şirket, yapay zeka destekli keşif araçlarının geliştirilmesinde önemli bir görev üstlenirken, proje aynı zamanda uluslararası bilim insanlarının ortak çalışmasını da içeriyor.
TÜRK BİLİM İNSANINDAN KATKI
Chang’e-8 kapsamında Ay’a gönderilecek keşif araçları, Star.Vision ve uluslararası bilim insanlarının iş birliğiyle geliştirildi. Bu ekip içerisinde Türkiye’den Ortadoğu Teknik Üniversitesi’nden (ODTÜ) Dr. Halil Ersin Söken ve Çin’den Zhejiang Üniversitesi’nden Dr. Sun Shujian gibi önemli isimler de yer alıyor.
Keşif araçları, birbirleriyle otonom etkileşim kurabilecek, veri ve görev paylaşımı yaparak tek bir aracın başaramayacağı görevleri birlikte gerçekleştirebilecek.
ZORLU AY KOŞULLARINA KARŞI OTONOM TEKNOLOJİ
Ay’a gönderilecek keşif araçlarının otonom çalışma kapasitesi büyük önem taşıyor. Dünya ile Ay arasındaki mesafenin çok büyük olması nedeniyle, doğrudan kontrol yerine yapay zeka ile kendi kendilerine karar verme yeteneğine sahip olmaları gerekiyor.
Önceki Ay keşif araçları sınırlı programlanmış talimatlarla hareket ediyordu. Ancak Chang’e-8 görevi kapsamında geliştirilen yeni nesil araçlar, Ay’ın düşük yerçekimi, aşırı sıcaklık farkları ve engebeli yüzey koşulları gibi zorluklara uyum sağlayabilecek şekilde tasarlandı.
Bu süreçte Star.Vision’ın mühendisleri, yapay zeka algoritmalarını geliştirmeye ve Ay ortamına uygun dayanıklı sistemler oluşturmaya odaklanıyor.
AY ÜSSÜNE DOĞRU İLK ADIM
Chang’e-8 misyonunun bir diğer önemli hedefi ise Ay’da bir komuta ve iletişim merkezinin test edilmesi.
Bu merkezin, gelecekte Ay’da kurulması planlanan kalıcı bir üs için temel oluşturabileceği düşünülüyor. Aynı zamanda, insanlı uzay misyonları ve daha ileri keşif çalışmaları için kritik bir başlangıç noktası olması planlanıyor.
Ancak keşif araçlarının tam olarak hangi görevleri yerine getireceğine dair detaylar, proje kapsamında gizli tutuluyor.
Uluslararası iş birlikleri ve yapay zeka destekli keşif teknolojilerinin kullanımı, Çin’in Ay’daki uzun vadeli planlarında bir dönüm noktası niteliğinde.
AY'IN VOLKANİK TARİHİ HAKKINDA YENİ BULGULAR
Chang’e-8 hazırlıkları sürerken, Çinli ve Amerikalı bilim insanları Ay’ın karanlık yüzündeki volkanik aktiviteleri inceleyen önemli bir araştırmaya imza attı.
Chang’e-6 görevi kapsamında Ay yüzeyinden alınan örneklerin analizleri, bu bölgede yaklaşık 2,8 milyar yıl önce volkanik patlamaların meydana geldiğini ortaya koydu.
Bu keşif, Ay’ın jeolojik tarihiyle ilgili önceki tahminleri değiştirebilir. Daha önce bilim insanları, Ay’daki volkanik aktivitelerin çok daha kısa sürdüğünü öngörüyordu. Ancak son bulgular, Ay’ın sanılandan daha uzun süre aktif bir jeolojik süreç geçirdiğini gösteriyor.
Araştırmanın sonuçları, Nature ve Science gibi prestijli bilim dergilerinde yayımlandı ve Ay’ın oluşumu, evrimi ve gelecekteki keşifler açısından büyük bir bilgi kaynağı sundu.
Bu yeni veriler, hem Chang’e-8 misyonunun bilimsel hedeflerini şekillendirebilir hem de gelecekteki Ay keşif projeleri için rehber niteliği taşıyabilir.