İdeal vücut diye bir kavramın olmadığını belirten Beslenme ve Diyet Uzmanı Ayşegül Akkaya Erden, düşük kalorili veya gelişigüzel diyetler ile sağlığın tehlikeye atılmaması gerektiğini söylerken, kilo alamama veya kilo verememe halinin bazı hastalıkların habercisi olabileceğine işaret etti.
İDEAL BİR VÜCUT ŞEKLİ YOKTUR
Acıbadem Eskişehir Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Ayşegül Akkaya Erden, sosyal medyanın hayatımızda hızla yer etmesiyle birlikte artan ‘mükemmel beden ölçüsü’ algısına değinerek, ideal kiloyla ilgili önemli bilgiler verdi. İdeal kilosunda olan kişilerin bile birkaç kilo vermek istediğine dikkat çeken Diyetisyen Erden, “Aslında herkesin, sağlıklı olduğu bir kilosu vardır. Bu kilo, tıpkı parmak izlerimiz kadar eşsiz ve bize özeldir. ‘İdeal kilo’ kavramı yine herkesin kafasında şekillenen ama doğru yöne evrilmeyen bir kavram oldu. İdeal kilo; boy ve kilo, yaş, cinsiyetimizle ilgilidir.
Sadece bir baharat değil aynı zamanda bir şifa deposu! Faydaları saymakla bitmiyor
Tek tip ‘İdeal’ bir vücut şekli veya vücut boyutu yoktur. Vücudunuz nasıl size özgü ise; ideal ya da normal kilonuz da öyledir. Aynı boyda, aynı yaşta ve aynı kiloda olsa bile, bireylerin görüntü ve beden ölçüleri çok başka olabilir. Çünkü metabolizma hızları, vücut tipi, kas/yağ oranı, vücut yağının dağılımı, kemik yoğunluğu, farklıdır” dedi.
"KİLO ALMAK YADA VERMENİN TEK SEBEBİ YEME İÇME DEĞİLDİR"
Aşırı şişmanlık gibi aşırı zayıflığın da sağlıksız olduğunun altını çizen Diyetisyen Erden, herkesin hatta her yaşın sağlıklı olduğu bir kilo aralığı olduğunu; ‘sağlıklı’ sınırlarda olmak kaydıyla kiloların sabit kalmak zorunda olmadığını söyledi.
Türkiye saç ekiminde dünya lideri oldu! 2022 yılında 1 milyon kişi Türkiye'ye geldi
Dinamik bir bedende sağlıklı kabul edilen sınırlar içinde kiloların değişmesinin doğal olduğunu belirten diyetisyen Erden, “Kilo almanın ya da vermenin sebebi tek başına beslenme değildir. Kilo almaya veya kilo vermeye bir takım hastalıklar eşlik ediyor olabilir. Hekim kontrolü sonrasında, gerektiğinde ilaç tedavisi ve bunu tamamlayan beslenme düzeni ile kilo problemini çözmek en doğru olandır” şeklinde konuştu.
"KİLO KONTROLÜNDE TEK ÖLÇÜ AĞIRLIK OLMAMALI"
Diyetisyen Erden, vücut ağırlığının tek başına, sağlıklı kilo göstergesi olmayacağını vurgulayarak aynı zamanda yağ oranı ve bu yağın toplandığı bölgelerin tespitinin de önem taşıdığını ifade etti. Vücut tipinin genetik olarak ‘kemik yapısı, kemik yoğunluğu ve kasların birleşimi’ olduğunu dile getiren Diyetisyen Erden, vücut yağlarının armut, elma olmasını genetik özelliklerin belirlediğini anlattı.
Genlerle kuşaktan kuşağa taşınan özellikler arasında vücut tipinin yer aldığını ama zayıf veya şişman olma durumunda genlerin mi yoksa teknoloji çağının hareketsiz yaşam tarzı ve beslenme alışkanlıkları mı olduğunun tartışıldığını sözlerine ekledi.
Tartı dışında bel/kalça oranının normal sınırlar içinde olmadığı hallerin farklı hastalıkların habercisi olabileceğini dile getiren Diyetisyen Erden, “Ağırlık, vücut yağ yüzdesi, sahip olunan kas kütlesi miktarı değiştirilebilir ama vücut tipi, iskelet sistemi değişmez. Bu durumda, bireyi sadece kilo ile değil, su oranı, yağ/kas dengesi, kemik ağırlığı, bölgesel yağ dağılımı ile değerlendirmek gerekir” ifadelerini kullandı.