Ramazan ayından oruç ibadetini yerine getiren vatandaşların beslenme düzeni doğal olarak değişiyor. Durum böyle olunca sahurda ve iftarda yediklerimize dikkat etmemiz gerekiyor.
Ramazanın sıvı tüketiminin azaldığı bir dönem olduğunu ifade eden Alemdağ, "Biz hastalara çoğunlukla bol sıvı tüketmelerini, özellikle iftar sonrasında lifli besinlerle beslenmelerini, C ve D vitamini açısından zengin besinler tüketmelerini, rafine şeker gruplarından, işlenmiş tahıllardan uzak durmaları öneriyoruz." diye konuştu.
Alemdağ, bu sayede ağız mikroflorasının kuvvetlendirilmesini ve diş eti hastalıklarına direnç geliştirilmesini umduklarını vurguladı.
Dil temizliğinin de ekstra önemli olduğuna dikkati çeken Alemdağ, "Muhakkak dil temizliği de fırçalarla ya da dil kazıyıcılarla yapılmalı." dedi.
BAĞIŞIKLIK GÜÇLENDİRECEK ŞEYLER YAPMAK GEREKİYOR
Alemdağ, iftar ve sahurda ağız ve diş sağlığı için süt ürünleri tüketiminin önemine işaret ederek, şöyle konuştu:
"Özellikle süt ve süt ürünleri ile beslenmeyi, lifli gıdalar tüketmeyi öneriyoruz çünkü diş eti hastalıkları sadece dişlerle sınırlı değil, bağışıklığımız düştüğünde diş eti hastalıklarına yatkınlığımız da artıyor. Ağzımızda bulunan bakteriler birçok bireyde ortak olarak var fakat insanların bağışıklığı düştüğü anda bunlar etkilerini göstermeye başlıyor."
Burak Alemdağ, hastalara sigara kullanmalarını tavsiye ettiğini belirterek çay ve kahve tüketimini de ramazan boyunca azaltmakta fayda var dedi.
