Kardiyoloji Uzmanı Dr. Mustafa Yaşan, yaptığı açıklamasında risk faktörlerinin erken dönemde tespit edilmesi ve gerekli tedbirlerin alınması gerektiğinin altını çizdi. Özellikle kadınlarda 50 yaş, erkeklerde 40 yaşın risk faktörü olduğu aktarıldı.
Uzman isim açıklamasının devamında aile öyküsünün göz ardı edilmemesi gerektiğinin altı çizdi. Bunun yanı sıra genetik rahatsızlıkların, sigara ve alkol kullanımının da kontrol altına alınması gerektiği ifade edildi.
"DOĞRUDAN TEHDİT EDER"
Uzm. Dr. Mustafa Yaşan, kalp krizi hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Kalp krizi riskinin yaş, cinsiyet, yaşam tarzı ve genetik faktörler gibi çeşitli etkenlerle artış gösterdiğini söyleyen Uzm. Dr. Yaşan, "Kadınlar için 50 yaş üzeri, erkekler için ise 40 yaş üzeri olmak önemli bir risk faktörüdür. Bunun yanı sıra, sigara ve alkol kullanımı, yüksek tansiyon (hipertansiyon), şeker hastalığı (diyabet), yüksek kolesterol düzeyleri gibi metabolik rahatsızlıklar da kalp sağlığını doğrudan tehdit eder" diye konuştu.
GENETİK FAKTÖRLERE DİKKAT
Aile öyküsünün de göz ardı edilmemesi gerektiğini belirten Uzm. Dr. Yaşan, "Ailesinde erken yaşta kalp krizi geçiren ya da ani ölüm yaşayan bireylerin, genetik yatkınlık nedeniyle daha dikkatli olması gerekmektedir. Bu tür faktörlerden herhangi birine sahip olmak, kişiyi kalp krizi açısından yüksek risk grubuna dahil eder" ifadelerine yer verdi.
"ERKEN TEŞHİS HAYAT KURTARIR"
Risk faktörlerine sahip bireylerin, belirtiler ortaya çıkmasa bile düzenli olarak kardiyoloji polikliniklerine başvurmalarının hayati önem taşıdığını söyleyen Uzm. Dr. Yaşan, "Uzman kardiyologlar tarafından yapılan muayeneler, kan tetkikleri, EKG, efor testi, ekokardiyografi ve diğer ileri tetkikler sayesinde henüz klinik olarak belirti vermemiş kalp hastalıkları erken evrede tespit edilebilir. Bu sayede bireylere özel yaşam tarzı önerileri, medikal tedaviler ya da gerekiyorsa ileri müdahaleler planlanarak kalp krizinin önüne geçilebilir. Unutmamak gerekir ki, kalp hastalıkları çoğu zaman belirti vermeden ilerler" şeklinde konuştu.
"DÜZENLİ KONTROLLER İHMAL EDİLMEMELİ"
Uzm. Dr. Yaşan, sağlıklı bir kalp için erken dönemde harekete geçmenin ve risk faktörlerini yönetmenin önemine dikkat çekerek, şunları söyledi:
"Özellikle masa başı çalışanlar, hareketsiz yaşam sürenler ve düzensiz beslenen bireyler, yaşam tarzlarını gözden geçirerek düzenli kardiyolojik kontrolleri yaşam rutini haline getirmelidir. Modern tıbbın sunduğu imkanlar sayesinde kalp krizi büyük oranda önlenebilir bir hastalık haline gelmiştir. Ancak bu, yalnızca bireylerin bilinçli hareket etmesi ve uzman desteği almasıyla mümkün olur"
Uzman isim, yaptığı açıklamasının devamında kalbe ve verdiği belirtilere mutlaka kulak verilmesi gerektiğini aktardı. Erken teşhisin bilinçli takip ve kontrolle mümkün olabileceği vurgulandı.