Enflasyonda yaşanan yükseliş ÖTV zamları ile buluşunca 2024 yılının zam şampiyonlarından biride alkollü içecekler olmuştu. Alkollü içecek fiyatlarına gelen rekor zamlar dolandırıcıların iştahını kabartırken vatandaşın da ucuz alkolün peşine düşmesiyle sahte alkol üretiminde patlama yaşanmıştı. Sahte alkol içen kişilerin ölüm haberleri peş peşe gelmeye devam ederken doktorlar vatandaşları alkol zehirlenmesine karşı uyardı.
ALKOL ZEHİRLENMESİNE İLK 24 SAAT İÇİNDE MÜDAHALE ŞART!
İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper Şener, sahte alkol tüketildikten sonra ilk 24 saat içinde müdahale edilmezse can kayıplarının yaşanabildiğini söyledi.
Sahte alkol yapımında etil alkol (etanol) yerine metil alkol (metanol) kullanıldığına dikkati çeken Şener, metanolün insan vücudunda sentezlenemediğini, bu nedenle zehirlenmeye neden olduğunu anlattı.
Şener, etanolün metabolik yöntemlerle atılarak temizlenebilirken metanolde bunun mümkün olmadığına işaret ederek, "Aslında o, kimyasal bir madde. Halkın en yaygın anlayacağı şekilde metanol bir antifriz. Kimya, plastik ve petrokimya sanayisinde kullanılıyor." dedi.
SAHTE ALKOL NASIL ANLAŞILIR, İÇİLİRSE NE YAPMALI?
Yan yana konulan sahte ve gerçek alkolü birbirinden ayırt etmenin mümkün olmadığını belirten Şener, şunları kaydetti:
"Tadıyla, kokusuyla ayırt etme imkanınız yok. Tat, koku aynı. Ancak belli kimyasal maddelere damlatarak ayırt edebilirsiniz. Karbonat damlatarak ayırt edilebilir ama bunun da garantisi yok. Çünkü genelde bu kişiler yaparken bunu etanolle, metanolü karıştırıyor. Yani etanol de var içerisinde. Tamamen metanolden oluşmuyor."
Alkol tüketiminin ardından kendisini kötü hisseden, ilk 6 saat içerisinde şiddetli baş ağrısı, mide bulantısı, kusma ve karın ağrısı yaşayan, sonraki 6 saat içinde ise görmede bulanıklık ve görme kaybı yaşanması alkol zehirlenmesinin en önemli belirtileri arasında yer alıyor. Kişinin görmede sorun yaşaması durumunda hiç vakit kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşuna başvuruda bulunması gerekiyor. 24 saat içinde müdahale edilmeyen hastalarda hayati risk oluşurken ne yazık ki görme kaybı da kalıcı hale gelebiliyor.