Yeşilçam’ın efsane isimlerinden Banu Alkan, son günlerde beyin kanaması geçirdiği iddialarıyla gündemdeydi. Hayranlarını endişelendiren usta oyuncu, sağlık durumuna ilişkin ilk kez konuştu.
YEMEK YERKEN SAĞLIK SORUNU YAŞADI
Banu Alkan, sağlık durumu hakkında yaptığı açıklamada, beyin kanaması geçirmediğini, yüksek tansiyon ve düzensiz şeker seviyeleri nedeniyle rahatsızlandığını söyledi.
2 GÜN HASTANEDE YATTIM
Arkadaşlarıyla yemek yediği sırada fenalaştığını belirten Banu Alkan, “Yemek yerken aniden rahatsızlandım ve arkadaşlarım beni 13 şeker ve 23 tansiyonla hastaneye götürdü. Gerçekten büyük bir tehlike atlattım. Artık en küçük bir sorun bile yaşamayacağım. Tansiyonum inatla düşmüyordu ve iki-üç gün hastanede tedavi gördüm. Şu an iyiyim, evimde dinleniyorum” dedi.
Banu Alkan, açıklamasında, “Çok ciddi bir tehlike atlattım ama şükürler olsun ki bunu aştım. Bu durumu gerçekten ‘teğet geçti’ diye tanımlıyorum” ifadelerini kullandı.
BANU ALKAN HAYATI
Gerçek adı Hırvatça “Yaban Gülü” anlamına gelen Remka Rebroyna olan Banu Alkan, 1 Nisan 1958’de, o dönemde Yugoslavya’ya bağlı olan Hırvatistan’ın Dubrovnik şehrinde doğdu. Marangoz bir babanın beşinci çocuğu olarak dünyaya gelen Alkan, 1966 yılında ailesiyle birlikte Türkiye’ye, Balıkesir’in Edremit ilçesine göç etti.
Türk vatandaşı olduktan sonra aile, “Alkan” soyadını aldı ve Remka ismi, önce “Yaprak” sonrasında ise “Banu”ya dönüştü. Ailesiyle İstanbul’a taşındılar ve Kartal’da yaşamaya başladılar. Çocukluğunun büyük bir kısmı burada geçti. Kartal Maltepe Lisesi’nde eğitim hayatına başlayan Alkan, 2. sınıfta okulu terk etti. Gençliğinde mankenlik hayalleri kuran Alkan, 16 yaşında LCC kurslarına katıldı ve Aydan Adan-Füsun Özben Mankenlik Ajansı’na katılarak reklam filmlerinde yer aldı.
Sanatçı, 17 yaşında tanıştığı işadamı Gürbüz Hanif ile bir ilişki yaşamaya başladı. Bu ilişki, Hanif’e kanser teşhisi konup kısa bir süre sonra vefat etmesiyle son buldu. Banu Alkan, bu 20 yıl boyunca konforlu bir yaşam sürdü. 1989 yılında son filmiyle sinemaya veda eden Alkan, uzun bir süre gözlerden uzak kaldı.
1998’de “Neremi” adlı albümünü çıkararak müzik dünyasında adından söz ettirdi. Şarkısı, sesi ve yorumuyla dikkatleri üzerine çekti. 2001’de “Tuzu Kurular” ve 2005’te “Kızma Birader” dizilerinde rol aldı. 1975 ile 1989 yılları arasında sinemaya yaptığı katkılar ve müzik albümüyle sıkça gündeme gelen Alkan, “Afrodit” lakabıyla tanındı. Sinemayı bırakmış olsa da Türk sinemasının efsanevi isimlerinden biri olarak hafızalarda kalmaya devam ediyor.