"Emeğe Saygı" temalı Uluslararası Kısa Film Yarışması’nın 13’üncüsü HAK-İŞ tarafından düzenlendi. Çok sayıda kısa filmin yarıştığı yarışmaya Kültür ve Turizm Bakanlığı da destek verdi. Ankara’da bir otelde düzenlenen ödül töreni ile ödül kazanan başarılı filmler ödüllendirildi. Törenin açılış konuşması HAK-İŞ Kültür Sanat Komitesi Başkanı Birsen Çiçek Odabaşı tarafından yapıldı.
Kısa film yarışmasına 40 bine yakın başvuru olduğunu belirten Birsen Çiçek Odabaşı, yarışmada on binlerce sinema emekçisinin buluştuğunu kaydetti. Bu yıl yarışmaya yapılan başvuruların geçen yıla göre daha fazla olduğu kaydedildi. Bu yıl ödül alan filmler başta Filistin’de yaşanan insanlık dramı olmak üzere dünyanın dört bir yanında yaşanan insanlık dramlarını konu edinen yapımlardan seçildi.
- "Savaşın olduğu yerde emek olmaz"
Odabaşı, HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan'ın talimatıyla bu yıl ödül alan filmleri Filistin başta olmak üzere dünyanın dört bir yanında yaşanan insanlık dramına dikkat çekecek bakış açısıyla belirlediklerini aktararak, "Çünkü biz biliyoruz ki savaşın olduğu yerde emek olmaz, üretim olmaz, en temel insan haklarından yaşam hakkı olmaz. Filistin başta olmak üzere, dünyanın dört bir yanında yaşanan insanlık dramlarını büyük bir ustalıkla beyaz perdeye aktaran yönetmenlerimize teşekkür ediyoruz." diye konuştu.
Mahmut Arslan ise, dünyanın neresinde olursa olsun mazlum ve mağdura borçları olduğunu söyleyerek, bu borcu ödemek için kültür-sanat da olmak üzere her yolu denemek, bu istikamette çalışmak zorunda olduklarını belirtti.
Sinema emekçilerinin sorunlarına da dikkati çeken Arslan, ekranda görünen "şaşaalı" filmlerin ve dizilerin arkasında büyük bir emek sömürüsü olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:
"Haftalık çalışma sürelerinin mevzuatla belirlenenlerin iki katının üzerine çıktığı, insanların evlerine gidemeden, bir kısmının karavanlarda yaşamak zorunda kaldığı bir sistemden bahsediyoruz. Dünyanın hiçbir yerinde bir dizinin 1,5-2 saatlik bölümü yayınlanmaz. Maalesef Türkiye'de bunları yaşıyoruz. Dünyanın pek çok ülkesine sattığımız dizilerin, yapılan sinema filmlerinin arkasında büyük bir emek sömürüsünün olduğunun altını çizmemiz gerekiyor."
Arslan, kısa film yarışmalarını Türkiye'deki sinema ve dizi emekçilerinin sorunlarının gündeme geldiği bir platforma dönüştürmek istediklerini de anlattı.
Konuşmaların ardından, ödüle layık görülen eser sahiplerine ödülleri verildi.
Uluslararası En İyi Film Ödülünü "İşgal Altında" filmiyle Ürdünlü yönetmen Anas Yahya, Türkiye'den En İyi Film Ödülünü de "Siren" filmiyle Nephan Baykal kazandı.
Necati Çelik Özel Ödülü'ne ise "Firez" filmiyle Sena Uzunay layık görüldü.
Türkiye’den yarışma için başvuru yapılan film sayısı 257 olarak açıklandı. En fazla başvuru ise sinema alanında gelişmiş ülkelerden olan İran’dan geldi. İran’dan 525 film için başvuru yapıldı. Hindistan'dan 251, Çin'den 149, Rusya'dan 148, ABD'den 136, Fransa'dan 124 ve İtalya'dan 113 film ödül almak için başvurarka yarıştı.