Keçiören'de 2 kişinin hayatını kaybettiği ilaçlama olayında iddianame hazırlandı

Keçiören'de 2 kişinin ölümüyle sonuçlanan daire ilaçlamasına ilişkin 3 kişi hakkında iddianame hazırlandı. Hazırlanan iddianame mahkemeye gönderildi.

Keçiören'de 2 kişinin hayatını kaybettiği ilaçlama olayında iddianame hazırlandı

Ankara'nın Keçiören ilçesinde 14 Haziran tarihinde Sancaktepe Mahallesi'ndeki apartmanın 7 numaralı dairesinde ikamet eden Cibuti uyruklu şüpheli R. A. A., konutunda haşere ve tahta kuruları olması nedeniyle internetten telefon numarasını bulduğu şüpheli İ. Ç. ile irtibata geçti.

İ. Ç., şüpheli B. A. ile A.'in ikametine giderek, evin ilaçlanması konusunda anlaştı. Ç. aynı gün A. ile alüminyum fosfit içeren ilacı evin belirli köşelerine koydu ve 3 gün konutun kullanılmamasını söyledi. İlaçlamanın ardından A., apartman yönetimine ve bina sakinlerine haber vermeden evden ayrıldı. Ertesi gün dairede ikamet eden V., T. ve 10 yaşındaki kızları E. S. S. mide bulantısı ve kusma şikayetiyle hastaneye başvurdu. Gıda zehirlenmesi zannedilip taburcu edilen aileden T. ve E. S. S., durumlarının ağırlaşması üzerine bir süre sonra tekrar götürüldükleri hastanede vefat ettiler.

ekran-goruntusu-2023-11-07-130644.png

İlaçlamanın yapıldığı bina ve yan bina sakinlerinden 13 kişi de kusma, bulantı baş dönmesi gibi şikayetlerle hastanelere başvurarak tedavi gördüler. Adli Tıp Kurumu anne ve kızın alüminyum fosfit zehirlenmesi sonucu öldüğünü belirledi.

İDDİANAME DÜZENLENDİ

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Keçiören ilçesindeki bir apartmanda 2 kişinin hayatını kaybetmesine, 13 kişinin ise etkilenmesine yol açan tahta kurusu ilaçlamasıyla ilgili ikamet sahibi ile ilaçlama yapan 2 kişi hakkında, "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölüm ve yaralanmasına sebebiyet verme" ve "zehirli madde imal ve ticareti" suçlarından iddianame düzenledi.

"BU İŞLEMİ UZUN SÜREDİR YAPMAMIŞTIM"

İddianamede ifadesine yer verilen Ç., ilaçlama sertifikasına sahip olduğunu, olay günü de adrese giderek ilaçlama yaptığını anlattı. Ev sahibine eve 3 gün girmemesi gerektiğini söylediğini aktaran Ç., şu beyanda bulundu: "Ben bu işlemi uzun süredir yapmamıştım. Bildiğim tüm tedbirleri uyguladım. Sahip olduğum sertifika tahta kurusu ilaçlaması için kullanılan ilacı kullanmaya yeterli değildir. Bu ilacı kullandığım için pişmanım. Ürünü Ulus'ta satan şahısların yönlendirmesiyle aldım. Benim ilaçlama yaptığım dairede ölen ve yaralanan olmamıştır. Karşı dairelerdeki oturanların yaralandığını ve üçüncü gün iki kişinin vefat ettiğini öğrendim. İlacı satın aldığıma ilişkin herhangi bir belgem ve fatura yoktur."

ekran-goruntusu-2023-11-07-130659.png

23,5 YILA KADAR HAPİS TALEBİ

İddianamede, Ç. ve A.'nın, Tarım ve Orman Bakanlığı'ndan ruhsatlı olan ve bakanlığın yetkilendirdiği uzmanlarca uygulanması gereken ilacı, bu ilaca ilişkin ruhsat ve belgeleri olmadıkları halde kullandıkları belirtildi. Alüminyum fosfit tabletlerinin ortam nemini çekerek ya da su ile temas ederek "fosfin gazı" açığa çıkarttığı bildirilen iddianamede, şunlar kaydedildi: "Yutulması ve solunması halinde öldürücü olan bu ilacı şüpheli Ç.'un nerede ve ne şekilde temin ettiğini açıklayamadığı anlaşılmıştır. A.'in ise Ç.'un uyarısı üzerine ilaçlanan konutunda kalmadığı ancak bu konuda bina yönetimini veya daire sakinlerini hiçbir şekilde bilgilendirmediği belirlenmiştir. Dolayısıyla her 3 şüphelinin de 2 kişinin ölümü ve çok sayıda kişinin yaralanması eyleminde tedbirsiz ve dikkatsiz davrandıkları, istememelerine rağmen öngörebilecekleri bir neticenin ortaya çıktığı anlaşılmıştır."

Mahkemenin iddianameyi kabul etmesi halinde Ç., "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebebiyet verme" ve "zehirli madde imal ve ticareti" suçundan 3 yıl 2 aydan 23 yıl 6 aya kadar, A. ve A. ise "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebebiyet verme" 3'er yıldan 22 yıl 6'şar aya kadar hapis istemiyle yargılanacaklar.

Haberankara.com

SONRAKİ HABER