Ramazan ayına sayılı günler kala, her sene olduğu gibi merak edilen konular yeniden gündeme geldi. Bu kapsamda, Müslümanların oruç ibadetini yerini getirdiği Ramazan ayında, kimlerin oruç tutmak zorunda olmadığı merak edildi.
İslam alimleri, Kur’an-ı Kerim ve hadisler ışığında Ramazan orucunu tutmamanın caiz olduğu durumları şu şekilde sıralamıştır:
YOLCULUK
Ramazan ayında en az 90 kilometre uzaklıktaki bir yere yolculuk edecek kişiler, oruç tutmama hakkına sahiptir. Ancak oruca niyet ettikten sonra yolculuğa çıkılması durumunda, eğer başka bir mazeret yoksa oruç bozulmamalıdır. Yolculuk esnasında oruç bozulursa keffaret gerekmez, ancak daha sonra kaza edilmesi gerekir.
HASTALIK
Oruç tuttuğunda hastalığı ağırlaşacak veya iyileşme süreci uzayacak olan kişilerin oruçlarını erteleme hakkı vardır. Doktor tarafından oruç tutmasının sağlığını olumsuz etkileyeceği belirtilen bireyler de hasta hükmünde değerlendirilir. Bu kişiler, sağlıklarına kavuştuklarında tutamadıkları oruçları kaza edebilirler.
YAŞLILIK
Oruç tutamayacak kadar yaşlı ve güçsüz kişiler, oruç yerine fidye verebilirler. Aynı şekilde, iyileşme umudu olmayan kronik hastalar da fidye vererek oruç yükümlülüğünden muaf tutulabilir.
AŞIRI AÇLIK VE SUSUZLUK
Açlık veya susuzluk nedeniyle beden ve ruh sağlığı ciddi şekilde zarar görebilecek kişiler, oruçlarını bozabilirler. Bu durumda bozulan oruç, sağlık durumları düzeldiğinde kaza edilmelidir. Eğer oruç tutmaya devam etmek hayati risk oluşturuyorsa, orucu sürdürmek dinen sakıncalı sayılır.
AĞIR İŞ KOŞULLARI
Zor ve ağır işlerde çalışan bireyler, oruç tuttuklarında sağlıklarını kaybetme riskiyle karşı karşıya kalırlarsa, oruçlarını erteleyebilirler. Ancak mümkünse izin günlerinde veya uygun bir zamanda kaza etmeleri gerekir.
HAMİLELİK VE EMZİRME
Hamile veya emziren kadınlar, oruç tutmaları halinde kendileri ya da bebekleri için sağlık riski oluşursa, oruç tutmayabilirler. Bu kişiler, sağlık koşulları normale döndüğünde, tutamadıkları oruçları kaza etmekle yükümlüdürler.
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın açıkladığı bu mazeretler çerçevesinde, oruç ibadetini yerine getiremeyecek kişiler, sağlık ve yaşam koşullarını göz önünde bulundurarak hareket edebilirler.