Özellikle Marmara Denizi’nde meydana gelebilecek 7 ve üzerindeki bir depremin İstanbul’u değil, Marmara bölgesindeki pek çok ilde yıkıma sebep olabileceği ifade ediliyor. Bunun yanı sıra Balıkesir-Gökçeyazı Fay Segmentinin 2 bin yıldır kırılmayan bir parça olduğu vurgulandı.
Ülkemizde 500 diri fay hattının olduğunu ancak şu anda 24 ilin altından aktif fay hattı geçtiği belirtildi. Jeoloji Mühendisi Aysun Aykan, yaptığı açıklamasında, “Türkiye'de sismik boşluk adı verilen kırılma zamanı gelmiş, gerilimi yüksek 20 fay bulunuyor” ifadesini kullandı.
5.5 ÜZERİ DEPREM ÜRETECEK 500 DİRİ FAY VAR
Türkiye'nin diri fay haritasına bakıldığında 5.5 ve üzeri büyüklükte deprem üretme potansiyeline sahip 500 diri fay bulunduğunu belirten Aykan, "Ülkemizin önemli bir bölümü deprem tehlikesi ve riski altındadır. Şuan ki yapılan çalışmalara göre 24 kentimizin şehir merkezinden diri fay geçmektedir. Risk altındaki bu iller; Balıkesir, Bursa, Kocaeli, Bolu, Sakarya, Manisa, İzmir, Aydın, Muğla, Denizli, Burdur, Kütahya, Eskişehir, Konya, Aksaray, Tokat, Kayseri, Osmaniye, Hatay, Kahramanmaraş, Erzurum, Erzincan, Hakkari ve Bingöl'dür. 24 kentimiz, 110'u aşkın ilçemiz, 500'ü aşkın mahalle, 5.5 ve üzeri büyüklükte deprem üreten fay zonları üzerinde yer aldığı bilinmektedir. Bu fayların sakınım bandı üzerinde 100 bine yakın bina bulunduğu ve bir milyona yakın insanımızın da bu binalarda yaşadığı düşünüldüğünde, ülkemiz ve ülke insanımızın karşı karşıya kaldığı risklerin ne derece büyük olduğu, yaşadığımız son depremle gözler önüne serilmektedir. Bu fayların kırılması durumunda ilk önce fay zonu üzerindeki yapılar zarar görecektir. Bu faylardan özellikle kırılma zamanı gelmiş olanların yani sismik boşluk olarak tanımladığımız, yerleşim yerlerinden geçenler büyük risk oluşturmaktadır" dedi.
Uzman isim, özellikle Bursa’nın içinden geçen çok sayıda fay hattı olduğunun altını çizerek, depreme karşı güvenli kentlerin oluşturulması gerektiğinin de altını çizdi. Aynı zamanda Ankara Üniversitesi, Kocaeli Üniversitesi ve Eskişehir Teknik Üniversitesi tarafından yapılan ortak çalışmalar neticesinde yeni keşfedilen fay hattının da henüz diri fay haritasında olmadığı da aktarıldı.
