İnsanların yaşadığı küçük yerleşim yerlerinden genele gidildikçe temsil açısından farklı logo, amblem ya da benzeri unsurlar kullanıldığı görülüyor. Bir ilçenin kendisine ait yönetimsel anlamda logosu varken genele bakıldığında ülkelerin bayrakları, ülkelerin bir araya geldikleri kuruluşlarında amblemleri bulunuyor.
Logo ve amblemler hazırlanırken temsil ettiği yerleri akıllara getirmesine büyük önem veriliyor. Ankara'nın on yıllar içinde kullandığı logolarda da hep bu detay göz önünde bulunduruldu. Ankara'nın üzerinde bulunduğu topraklarda Hitit medeniyetinin yaşamasından dolayı uzun seneler Hitit Güneş Kursu Ankara'nın temsilinde kullanıldı.
ANKARA'NIN ANKİ ADLI AMBLEMİ
1990'da bu durumun iptali ve yeni bir logo için harekete geçildi. Ankara'nın bir marka değeri olan Hitit Güneşinin değiştirilmesinin gerekçesi olarak ise Ankara'nın Hititler ile direk bir bağlantısı olmayışı sadece, onların günümüzde şehir sınırları içerisinde yaşaması gösterildi.
(ankara cımbızcısı)
O dönem Sadık Karamustafa tarafından bir amblem tasarlandı. Logonun ortasında bir Ankara Keçisi tasviri yer alırken, keçinin etrafında Ankara'nın tarihteki farklı 3 adı yer aldı. Söz konusu amblem ile ilgili bir çok adım atılmasına ve çeşitli yerlerde kullanılmasına karşın resmiyette adım atılmadı ve bu amblem bir heyecan olarak şehir tarihinde kalmaktan öteye gidemedi.