Başkent Ankara’nın Altındağ ilçesinde, Hacettepe Üniversitesi Merkez Kampüsü içerisinde yer alan Taceddin Sultan Camii, zengin tarihi geçmişiyle Ankara'nın önemli kültürel miraslarından biri olmayı sürdürüyor. İlk inşa edildiği dönemde bir külliye olarak tasarlandığı düşünülen yapı, bugün cami ve türbesiyle hala varlığını sürdürüyor.
BİR CAMİDEN ÇOK DAHA FAZLASI
Caminin bulunduğu alanda Taceddin Sultan Türbesi, suyu akmayan tarihi bir çeşme, mezarlık ve günümüzde Mehmet Akif Ersoy Müze Evi olarak hizmet veren Tacettin Dergâhı yer alıyor. Özellikle milli şair Mehmet Akif Ersoy'un İstiklâl Marşı'nı bu dergâhta kaleme almış olması, bu yapıyı daha anlamlı kılıyor.
Caminin arkasındaki alanda ise 2009 yılında vefat eden siyasetçi Muhsin Yazıcıoğlu’nun kabri bulunuyor. Cami bahçesinde de yazar Nuri Pakdil ve Mehmet Doğan’ın mezarları yer alıyor. Bu yönüyle Taceddin Sultan Camii, sadece bir ibadet mekânı değil; aynı zamanda düşünce ve kültür dünyasının önemli isimlerine ev sahipliği yapan bir ziyaret noktası haline gelmiş durumda.
KURUCUSU HAKKINDA BİLGİ NEREDEYSE YOK
Dergâhın kurucusu Tâceddinzâde Mustafa Efendi hakkında sise yazılı kaynaklarda pek fazla bilgiye ulaşılamıyor. Mustafa Efendi’nin, Celvetî tarikatına mensup olduğu ve Aziz Mahmud Hüdayî’nin halifelerinden biri olduğu rivayet ediliyor. İlk yapılarının toprak ve ahşaptan inşa edildiği bilinen dergâh, zamanla çeşitli onarımlar geçirdi.
OSMANLI’DAN CUMHURİYETE UZANAN YOLCULUK
Sultan Abdülmecid dönemine ait belgelerde de cami, türbe, dergâh ve derviş odalarına dair onarım ve yenileme izleri yer alıyor. 1892 yılında alınan kararla bu yapıların yıkılıp II. Abdülhamid’in özel hazinesinden karşılanmak üzere yeniden inşa edilmesine karar verildi. Türbenin girişinde yer alan kitabeye göre, bu inşa süreci 1901 yılında tamamlandı.
Cumhuriyet döneminde de önem verilen yapı, 1988 ve 2008 yıllarında kapsamlı restorasyonlardan geçirilerek günümüze kadar ulaştırıldı.