Ankara’nın en hareketli noktalarından biri olan Kızılay’da yer alan Meclis Parkı, şehir yaşamının temposuna kısa bir ara vermek isteyenler için doğal bir kaçış noktası. Gün içinde binlerce kişinin yolu buradan geçerken, kimi vatandaşlar ise parkın huzurlu atmosferinde soluklanmayı tercih ediyor.
ŞEHRİN ORTASINDA SAKİNLİK
Türkiye Büyük Millet Meclisinin hemen yanında konumlanan ve halk arasında Meclis Parkı olarak bilinen Milli Egemenlik Parkı, hem dinlenme alanları hem de sunduğu sosyal olanaklarla Ankaralıların uğrak noktalarından biri haline geldi. Park, yürüyüş yolları, dinlenme alanları ve heykelleriyle ziyaretçilerine şehir içinde doğayla buluşma fırsatı sağlıyor.
Özellikle gençlerin ilgisini çeken park, geniş alanı sayesinde kaykay ve paten gibi aktiviteler için de uygun bir zemin oluşturuyor. Ayrıca amfi tiyatrosuyla sanatsal etkinliklere ev sahipliği yapan park, kültürel buluşmalara da kapı aralıyor.
KÖKLÜ BİR GEÇMİŞE SAHİP
Meclis Parkı’nın temelleri 23 Nisan 1986’da, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’na özel olarak düzenlenen bir törenle atıldı. Parkın ağaçlandırılmasına ise uluslararası bir anlam yüklenerek, açılışa katılan ülkeler tarafından fidanlar gönderildi.
Ayrıca, Ankara’ya hizmet etmiş önemli isimlerin anısına da park içerisinde ağaç dikimleri yapıldı. Ünlü botanikçi Hikmet Birand, dönemin maliye bakanı ve ODTÜ rektörü Mustafa Kemal Kurdaş’ın yanı sıra, Ankara’nın imarında büyük rol oynayan Clemens Holzmeister, Hermann Jansen, Mimar Kemalettin Bey, Sedad Hakkı Eldem ve Arif Hikmet Koyunoğlu gibi önemli mimarların anısını yaşatan bu ağaçlar, parkın tarihi dokusunu yansıtıyor.
TARİH VE DOĞA BİR ARADA
Dışarıdan bakıldığında sadece bir yeşil alan gibi görünse de, Meclis Parkı aslında şehrin geçmişine tanıklık eden önemli bir değer olarak varlığını sürdürüyor. Kimi Ankaralılar için günlük bir mola noktası, kimi içinse geçmişi keşfetmeye açılan bir kapı niteliği taşıyan bu park, kentin kimliğinin ayrılmaz bir parçası olmaya devam ediyor.
